Medeni HukukANLAŞMALI BOŞANMA

Anlaşmalı Boşanma Nedir?

Türk hukuk sistemimizde iki tür boşanma davası açılabileceği düzenlenmiştir. Bunlar;

  1. Çekişmeli Boşanma
  2. Anlaşmalı Boşanma

Anlaşmalı boşanma temelde en basit hali ile eşlerin kendi aralarında anlaşmak suretiyle evlilik birliğinin sona erdirilmesidir. Kanunumuz bu halde evliliğin sürdürülmesinin anlamsız olduğunu kabul etmektedir.

Anlaşmalı Boşanmanın Şartları

Anlaşmalı boşanmanın şartlarına ilişkin düzenleme Türk Medeni Kanunu madde 166/3’de yer almaktadır. İlgili düzenlemede yer alan şartların yerine getirilmesi temelde özel hukuk sözleşmesi olan anlaşmalı boşanma davası için zorunludur.

Anlaşmalı boşanmanın şartları şunlardır:

  • Evlilik birliğinin süresinin en az 1 yıl sürmüş olması,
  • Anlaşmalı boşanma için eşlerin birlikte mahkemeye müracaat etmeleri ya da eşlerden birinin açmış olduğu boşanma davasının diğer eşin kabul etmiş olması,
  • Dava hâkimi tarafından tarafların serbest iradeleri ile boşanmaya karar verdiklerine kanaat getirmesi,
  • Eşler tarafından hazırlanan Boşanma Protokolünün hâkim tarafından onaylanmış olması, gerekmektedir.

Anlaşmalı Boşanma Davası Görevli ve Yetkili Mahkeme

Anlaşmalı boşanma davası Aile Hukuku’na ilişkin açılan dava olup 4787 sayılı kanun gereğince Aile Mahkemeleri görevli kılınmıştır. Aile Mahkemesinin bulunmadığı yerlerde Aile Mahkemesi sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemesi davada görevli mahkemedir.

Yetkili mahkeme Türk Medeni Kanunu 168. Maddesinde düzenlenmiştir. Kanunda bulunan düzenlemeye göre yetkili mahkeme eşlerden birisinin yerleşim yeri veya davadan önce altı ay birlikte oturdukları yer Aile Mahkemesidir.

Anlaşmalı Boşanma Davasının Açılması

Anlaşmalı boşanma davası eşler tarafından hazırlanan protokolün hazırlanan dava dilekçesi içerisine eklenmesi suretiyle Aile Mahkemesine sunulması neticesinde açılır. Davanın açılmasının ardından mahkeme tarafından hazırlanan tensip zaptı ile birlikte tayin edilen duruşma günü taraflara tebliğ edilir. Davanın e kısa süre içerisinde tamamlanabilmesi için Boşanma avukatı aracılığı yapılan ivedi duruşma günü başvuru sonucunda davanın açılış tarihinden itibaren en geç 1 ay içerisinde duruşma günü alınabilir.

Anlaşmalı boşanma davasını açarken dava dilekçesinde mutlaka boşanma protokolüne yer verilmesi gerekmekte, protokol ile her konu üzerinde anlaşmaya varıldığını, protokolde yer alan şartlar doğrultusunda boşanmayı kabul ettikleri bilgisine yer verilmesi gerekmektedir. Ayrıca boşanma sebebine ve evlilik birliğinin temelden sarsıldığına da yer vermek gerekmektedir.

Anlaşmalı Boşanma Protokolü

Boşanma protokolü tarafların sözleşme serbestisi ilkesi doğrultusunda hazırladıkları, Türk Medeni Kanunu 166/3 maddesinde yer alan hususlara ilişkin olarak kendi özgür iradeleri ile imzaladıkları protokoldür. Söz konusu protokol yazılı olarak mahkemeye sunulabileceği gibi sözlü olarak da sunulabilmektedir.

Anlaşmalı boşanma protokolü hazırlanırken; Boşanmanın mali hükümlerine ve Müşterek çocukların velayet durumlarına yer vermek protokolün zorunlu unsurlarındandır.

Müşterek Çocukların Durumu Konusunda Tarafların Anlaşması

Anlaşma protokolünde yer alması gereken en önemli konulardan biri müşterek çocukların velayeti, çocuklar ile kurulacak kişisel ilişkinin düzenlenmesi ve kararlaştırılmasıdır. Çocukların velayeti eşlerden birine verilebileceği gibi eşler arasında da paylaştırılabilir. Protokolde velayete ilişkin yapılan düzenleme hâkim tarafından çocuğun yüksek menfaati dikkate alınarak değerlendirilir.

Protokolde çocuğun velayete sahip olmayan anne ya da babası ile kuracağı kişisel ilişkiye de yer verilmesi gerekmektedir. Söz konusu gereklilik anne ya da babanın çocuk ile kişisel ilişki kurma hakkından kaynaklanmaktadır. Kurulacak kişisel ilişkiye ilişkin tüm detayların protokolde yer alması, zaman dilimi, süresi açık ve net bir şekilde protokolde yer almalıdır.

Velayeti kendisinde bulunmayan eşin ergin olmayan müşterek çocuğun giderlerine katkıda bulunması gerektiğinden Türk Medeni Kanunu madde 182/2’de düzenleme alanı bulan İştirak Nafakası hususunda protokolde tarafların üzerinde anlaşma sağladığı hususlardan biri olmalıdır. Eşin ödemekle yükümlü olduğu iştirak nafakasının; tutarının ve ödeme zamanının açık bir şekilde protokolde yer alması gerekmektedir.

Bu noktaya ilişkin eksiklik bulunması halinde hâkim taraflara konuya ilişkin taraflardan bir belirlemede bulunmalarını isteyebileceği gibi belirlemede bulunup eşlerin onayına da sunabilmektedir.

Boşanmanın Mali Yükümlülüklerine İlişkin Tarafların Anlaşması

Eşler arasında ki yardımlaşma ve dayanışma yükümlülüğü boşanma ile sona ermemekle birlikte yoksulluk nafakası bu yükümlülüğün bir uzantısı olarak kanunumuzda düzenlenmiştir. Anlaşmalı boşanma protokolünde de yoksulluk nafakasına yer verilmesi gerekmekte, söz konusu nafakanın hangi tarafa yükleneceği, tutarı, nafakanın artış miktarına, ne sıklıkta ödeneceğine, ödeme zamanına ilişkin hususlara açık bir şekilde yer verilmiş olması gerekmektedir. Nafakanın başlangıç tarihi protokolde belirtilebileceği gibi belirtilmemesi halinde davanın kesinleşme tarihi esas alınır. Aynı zamanda protokol içerisinde maddi ve manevi tazminata da yer vermek gerekmektedir. Hâkim protokolde tazminata ilişkin hükmün tarafların iradi olarak yer vermediklerine kanaat getirmesi halinde protokolün geçerliliği etkilenmeyecektir.

Anlaşma Protokolünde Yer Alabilen İhtiyari Unsurlar

Anlaşmalı olarak boşanan eşler, kanuni kısıtlamalar çerçevesinde kendi serbest iradeleri ile protokol içerisinde; mal rejiminin tasfiyesi, müşterek çocuğun 3.kişiler ile kuracağı kişisel ilişkisi, müşterek olmayan çocuk ile kurulacak olan kişisel ilişkiye ilişkin konulara yer verebilirler.

Protokolde yer alan ihtiyari hususlar da hâkimin değerlendirilmesine tabidir. Bu değerlendirme eşlerin serbest iradeleri doğrultusunda yapacağı bir değerlendirmedir. Herhangi bir sebep araştırması yapmaz.

Sonuç Olarak

Anlaşmalı boşanma ile evlilik birliğini sona erdirmek isteyen eşler, açıklamış olduğumuz unsurlara dikkat etmek koşulu ile boşanma protokolü hazırlamaları gerekmektedir. Hazırlanan boşanma protokolünün hâkim tarafından onaylanması yahut hâkim tarafından yapılan değişiklilerin taraflar tarafından onaylanması ile boşanma davası tarafların isteği olan boşanma ile sona erer.