Halka açılma, anonim ortaklık sermayesini temsil eden hisselerin, kısmen veya tamamen halka arz edilmesi yoluyla ilk kez halka satılmasıdır. Bu şekilde hakla arzı izleyen süreçte oluşacak piyasada yatırımcılar hisseler üzerinde işlem yapabilmektedir. Dolayısıyla halka arzın sağladığı en büyük yararlardan birisi şirkete likidite sağlaması ve teminatsız ve geri ödemesiz bir finansman kaynağı oluşturmasıdır. Aynı zamanda şirketler halka açılarak daha kurumsal bir yapıya dönüşmekte ve bunun sonucu olarak da şirketlerin kredibilitesi artmaktadır.
Bugünkü yazımızda, şirketlerin halka arzında hukuki sürecin nasıl ilerlemesi gerektiğini inceleyeceğiz.
Şirketlerin halka arzı, Sermaye Piyasaları Kanunu (“SPK”) ve ikincil düzenlemeler ile Sermaye Piyasası Kurulu’nun (“Kurul”) ilke kararları ile birlikte, Sermaye Piyasası Kurulu’nun VII-128.1 seri numaralı Pay Tebliği (“Pay Tebliği”) ile II-5.1 seri numaralı İzahname ve İhraç Belgesi Tebliği’ne (“İzahname Tebliği”) göre yürütülmektedir.
Genel olarak süreci ve sunulması gereken evrakları şöyle özetleyebiliriz:
İlk olarak, kurul izahnameye onay verir ve şirkete ait tüm bilgilerin burada yer almasının temin edilmesini ister, Borsa İstanbul A.Ş. (“BIST”) ise şirketin işleyen bir teşebbüs olup olmadığı konusunda araştırma yapar. Merkezi Kayıt Kuruluşu A.Ş. (“MKK”) ise şirket pay sahipliğini ve el değiştirmesini takip edeceği için bunu karşılayacak belgeleri talep eder ve son olarak Kamuyu Aydınlatma Platformu (“KAP”) ise şirket ve yatırımcılar arasındaki iletişimi kuracağı için buna ilişkin kayıtların sunulmasını talep eder.
Dolayısıyla bir şirketin halka açılması için hazırlanması ve sunulması gereken birçok detaylı işlem vardır.
Halka arza ilişkin şartlara baktığımızda;
Halka Açık Olmayan Ortaklıkların Paylarının İlk Halka Arzı Öncesi Uyulacak Ön Şartlar uyarınca ilk şart, mevcut sermayenin tamamının ödenmiş olmasıdır. İkinci şart ise izahnamede yer alan son finansal tablolara göre, ortaklığın ilişkili olduğu taraflardan olan ticari olmayan alacaklarının, ortaklığın toplam alacaklarına olan oranı yüzde yirmiyi veya aktif toplamına olan oranı yüzde onu geçemeyeceğidir ve son olarak Pay Tebliği uyarınca halka arz edilecek payların toplam fiyatını esas alarak, halka arza aracılık yapmaya yetkili bir kuruluşla sözleşme imzalanması gerekir. Halka arza yetkili kuruluşların listesi Kurul’un internet sitesinde yer almaktadır. Aracılık sözleşmesi tek bir yetkili kuruluşla olabileceği gibi halka arz tutarı arttıkça birden fazla yetkili kuruluşun bulunduğu bir konsorsiyum ile de yapılabilir.
Aracılık yapmaya yetkili kuruluşlar ile yapılacak sözleşmede, yetkili kuruluşların ve şirketin hak ve sorumluluklarının yanı sıra, bakiye yüklenimi olup olmayacağı, yüklenimin ne şekilde yapılacağı, halka arz yöntemi ve diğer esaslı unsurlara da yer verilmesi gerekmektedir.
Bir diğer husus ise, Pay Tebliği’nin 6’ıncı maddesi uyarınca paylar üzerinde rehin veya herhangi bir şekilde devir veya tedavülü kısıtlayıcı veya pay sahibinin haklarını kullanmasına engel teşkil edici kayıt olmaması gerekir.
Sürece daha yakından bakarsak;
Yapılması gereken işlemlerden ilki, şirketin esas sözleşmesinin değiştirilmesi olacaktır çünkü halka arz edilecek ortaklığın esas sözleşmesinin sermaye piyasaları mevzuatına uygun hale getirilmesi gerekir. Sonrasında Pay Tebliği 6’ncı maddesi uyarınca, uygun hale getirilen esas sözleşme tadil tasarısı, Pay Tebliği’nin 1 numaralı ekinde belirtilen belgelerle beraber Kurul’a sunulmalıdır. Kurul’un uygun görüşü üzerine 6 ay içinde tadil tasarısının şirketin genel kurulunda onaylanması şarttır ve eğer bu süre geçirilirse tasarıya ilişkin Kurul onayı geçerliğini yitirir.
İkinci işlem ise izahname hazırlanması işlemidir. Bu aşamada İzahname Tebliği hükümlerine uygun hazırlanmış bir izahname ve Pay Tebliği’nin 2 numaralı ekindeki belgelerin Kurul’a sunulması gerekir. Bu noktada belirtmemiz gerekir ki, Kurul tarafından onaylanan izahname, ilk yayım tarihinden itibaren on iki ay boyunca gerçekleştirilecek ihraçlar için geçerlidir. (İzahname Tebliği m. 17 (İzahnamenin Geçerlilik Süresi)) Dolayısıyla şirketlerin süreç boyunca sürelere dikkat etmesi önem arz etmektedir.
Bununla birlikte, İzahname Tebliği madde 19’a göre ilk halka açılmalarda, izahnamenin onaylanması için yapılan başvurudan itibaren Kurul’un yirmi iş günü içinde karara varması gerekmektedir. Yine tebliğin 22. maddesine göre başvurunun Kurul tarafından yapılan inceleme sonucunda olumsuz karşılanması durumunda, ilgili ret kararı gerekçesi ile birlikte yazılı olarak bildirilir.
Sonrasında şirketin halka arz ve borsada işlem görme başvurusundaki eksik bilgi ve belgeler var ise onların da tamamlanmasında sonra, şirket merkez ve üretim tesisleri Kurul ve Borsa uzmanlarınca ziyaret edilerek yerinde incelemelerde bulunulur.
Sonrasında, Kurul’a yapılan başvurudan itibaren beş iş günü içinde başvuru sahibi ortaklığın internet sitesinde, Kamuyu Aydınlatma Platformu (“KAP”) üyeliği varsa KAP’ta ve varsa yetkili kuruluşun internet sitesinde ilan edilir. Kurul tarafından onaylanması halinde yirmi gün içinde teslim alınan izahname, sonraki on beş gün içerisinde yukarıda bahsettiğimiz yerlerde onaylanmış şekliyle tekrar ilan edilir. Onaylanmış izahnamenin geçerlilik süresi, KAP’ta ilan edildiyse bu tarihten, KAP’ta ilan edilmediyse de şirketin internet sitesinde ilan edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
Şirketlerin halka açılmasında yukarıda bahsettiğimiz ilanlar büyük bir önem arz etmektedir zira Sermaye Piyasası Hukuku’nun omurgasını kamuyu aydınlatma ilkesi oluşturmaktadır. Bu noktada belirtmeliyiz ki bu durum Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan bilgi alma hakkından farklıdır, burada kamuyu aydınlatma ilkesi benimsenmiştir, bunun nedeni ise ortaklıklarda/şirketlerde büyük bir yatırımcı kitlesinin menfaatinin bulunmasıdır.
En nihayetinde, İzahname Tebliği’nin 30’uncu maddesi uyarınca halka açılan şirket tarafından izahnamenin nerede yayınlandığına ve tescile ilişkin ilanı içeren Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’ne ilişkin bilgiler, ilandan itibaren altı iş günü içinde Kurul’a yazılı olarak sunulur.
Hukuki süreci genel olarak bu şekilde özetleyebilsek de şirketlerin halka açılması beraberinde çeşitli sorumluluklar da getirecektir.
Bu sorumlulukları ise genel olarak şu şekilde sıralayabiliriz:
Yukarıda da üzerinde durduğumuz gibi kamuyu aydınlatma, bağımsız denetim, kurumsal yönetim sistemine geçilmesi ile birlikte gelen yükümlülükler, Sermaye Piyasası Kurulu’nun kamu denetimi yapacak olması, yapılacak finansal raporlamaların halka arzdan sonra belirli bir standart dahilinde yapılması gerektiği, şirketin kontrol değişikliğine gitmesi durumunda diğer paydaşlara zorunlu teklif yükümlülüğüne girmesi, nitelikli işlemlerle ilgili özel karar alma süreci, özel kar dağıtımı, şirkete finansal yükler getirebilecek pay sahibinin korunmasına yönelik işlemler gibi işlemler şirketin halka açılma sonrası yüklenmesi gereken sorumluluklardandır.
Sonuç Olarak
Şirketlerin halka arzı ülkemizde sermaye piyasalarının güçlenmesi, sermayenin tabana yayılması, şirketlerin fonlara ulaşımının ve ucuz fon kullanım gibi nedenlerle birçok avantajı beraberinde getirmektedir ancak bu sürecin şirketler için sancılı bir şekilde geçmemesi ve şirketin halka arzdan istediği verimi alabilmesi için süreçteki tüm adımların titizlikle incelenerek yapılması önem arz etmektedir. Şirketin sürece bir bütün olarak bakması ve halka açılma sonrası şirket paylarının değerini ve itibarını koruma gibi konulara dikkat etmesi oldukça elzemdir.