Enerji HukukuAVRUPA YEŞİL MUTABAKATININ AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE’DE MEVZUATA ETKİSİ

İklim değişikliğiyle mücadele amacıyla uluslararası alanda atılan ilk ve en önemli adım Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesidir. 24 Mayıs 2004 tarihinde imzalanan bu sözleşmenin ardından 21. Taraflar Konferansı’nda 2015 yılında Paris Anlaşması kabul edilmiştir. Bu anlaşmayı ülkemiz, 22 Nisan 2016 tarihinde imzalamış ve 06 Ekim 2021 tarihinde onaylamış ve anlaşma 10 Kasım 2021 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu hedefe yönelik yol haritamızı ortaya koyan Ulusal Katkı Beyanımız 15 Kasım 2022 tarihinde 27. Taraflar konferansında sunulmuş ve ülkemizin 2053 karbon-nötr hedefi ve bu hedefe giden yol haritası açıklanmıştır.
İklim değişikliğiyle mücadele ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması amacıyla küresel olarak atılan adımlar Avrupa Birliği tarafından açıklanan Avrupa Yeşil Mutabakatı ile hız kazanmıştır. Avrupa Yeşil Mutabakatı (European Green Deal), Avrupa Birliği’nin (AB) sürdürülebilirlik ve iklim değişikliğiyle mücadele konularında benimsediği kapsamlı bir stratejidir. Mutabakat, 11 Aralık 2019 tarihinde açıklanmış olup AB’nin 2020-2050 dönemi için sürdürülebilirlik hedeflerini belirlemektedir.
Ancak Avrupa Yeşil Mutabakatı, AB politikalarının ve mevzuatının yönlendirmesini etkileme potansiyeline sahiptir. Bu strateji, çeşitli politika alanlarında değişiklikler yapmayı ve yeni yasal düzenlemeleri teşvik etmeyi hedeflemektedir. Aşağıda, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın bazı politika alanlarına olası etkileri ve bu alanlarda beklenen değişiklikler hakkında genel bilgiler bulunmaktadır:
İklim Değişikliği Politikaları: Avrupa Yeşil Mutabakatı, AB’nin iklim değişikliğiyle mücadeledeki çabalarını artırmayı amaçlamaktadır. Bu çerçevede, AB, 2050 yılına kadar net sıfır sera gazı emisyonu hedefini benimsemiştir. Bu hedefe ulaşmak için mevcut iklim değişikliği politikalarının güçlendirilmesi ve yeni politikaların geliştirilmesi beklenmektedir.
Enerji Politikaları: Avrupa Yeşil Mutabakatının bir parçası olarak AB’nin enerji politikaları da gözden geçirilmektedir. AB’nin enerji dönüşümünü hızlandırması ve temiz enerji kaynaklarının kullanımını teşvik etmesi beklenmektedir. Bu çerçevede, yenilenebilir enerji kapasitesinin artırılması, enerji verimliliğinin geliştirilmesi ve fosil yakıtlara olan bağımlılığın azaltılması gibi önlemler alınabilir.
Ulaşım Politikaları: Avrupa Yeşil Mutabakatı, ulaşım sektöründe de değişiklikler öngörmektedir. AB, karbon salınımını azaltmak için ulaşımın daha sürdürülebilir hale getirilmesi üzerine odaklanmaktadır. Elektrikli araçlar ve yenilenebilir enerji kullanımı gibi temiz ulaşım teknolojilerinin teşvik edilmesi, ulaşım politikalarında olası değişikliklere örnek olarak verilebilir.

Tarım ve Gıda Güvenliği Politikaları: Avrupa Yeşil Mutabakatı, tarım sektörünün ve gıda üretimi süreçlerinin sürdürülebilirliğini artırmayı hedeflemektedir. AB, tarım politikalarını gözden geçirerek çevresel etkileri azaltmayı, biyoçeşitliliği korumayı, organik tarımın teşvik edilmesini ve daha sürdürülebilir gıda üretim yöntemlerini teşvik etmeyi planlamaktadır. Aynı zamanda, AB’nin gıda güvenliği konusunda daha sürdürülebilir bir yaklaşım benimsemesi de beklenmektedir.
Yeşil Mutabakat çerçevesinde AB’de yapılan veya planlanan bazı önemli kanunlar ve düzenlemeler şunları içerir:
Avrupa İklim Kanunu: Bu kanun, AB’nin 2050 yılına kadar net sıfır sera gazı emisyonu hedefini yasal olarak taahhüt etmektedir. 2021 yılında kabul edilmiş olup, iklim hedeflerine ulaşmak için AB’nin politika çerçevesini güçlendirir.
Yenilenebilir Enerji Direktifi: AB’nin yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimini teşvik etmek için yapılan değişiklikler içeren bir direktiftir. Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı enerji üretimini artırmayı ve AB’nin enerji karışımında fosil yakıtların payını azaltmayı hedefler. AB, 2018 yılında Yenilenebilir Enerji Direktifini kabul etmiş ve 2020’de revize etmiştir.
Enerji Verimliliği Direktifi: AB’nin enerji verimliliğini artırmak için yapılan düzenlemeleri içerir. Enerji tüketiminin azaltılması, binaların enerji verimliliği standartlarının yükseltilmesi ve enerji etiketlemesi gibi konuları kapsar.
Sürdürülebilir Ulaşım Stratejisi: AB, karayolu, denizcilik, havacılık ve demiryolu gibi ulaşım sektörlerinde sürdürülebilirlik politikaları geliştirmektedir. AB’nin ulaşım sektöründe sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik planlarını içeren kanun ve düzenlemeler değişikliklere tabi olabilir.
Çevresel ve Sosyal Yönetişim Düzenlemeleri: Yeşil Mutabakat, çevresel ve sosyal yönetişimde daha sürdürülebilir bir yaklaşımı benimsemeyi hedefler. AB, çevreyle ilgili kanun ve düzenlemelerde değişiklik yaparak, doğal kaynakların sürdürülebilir şekilde kullanılmasını ve doğal yaşamın korunmasını desteklemeyi amaçlar.
Sınırda Karbon Düzenlemesi: Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında, AB’nin karbon sınır düzenlemesi üzerinde çalışmalar yapılmaktadır. Bu düzenleme, ithal edilen ürünlerin karbon ayak izini dikkate alarak AB’ye girişte ek vergilerin uygulanmasını öngörmektedir.
Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması, demir çelik, alüminyum, elektrik, gübre, çimento ve hidrojen sektörlerinde ve açıklanacak alt ürün gruplarında 01 Ekim 2023 itibariyle raporlama yükümlülüğü getiren geçiş dönemini başlatacaktır. 2030 yılına kadar Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) kapsamındaki diğer sektörlere teşmil edilmesine yönelik çalışmalar da mevcuttur. 18

Aralık 2022 tarihinde ön uzlaşısı sağlanmış olan ETS kapsamında dağıtılan serbest tahsisatların da 2026 yılından itibaren aşamalı olarak azaltılacağı ve 2034 yılında da sonlandırılacağı açıklanmıştır. Sonlandırılma ile Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması kapsamına giren ürünlerin ithalatında ürünlerdeki gömülü emisyonlar için ETS’deki karbon maliyetinin tam olarak yansıtılması söz konusu olacaktır.
AYM’nin sonrasında açıklanmış olan Döngüsel Ekonomi Eylem Planı ve Sanayi Stratejisi kapsamında hazırlanmakta olan sektörel stratejiler doğrultusunda AB’de önümüzdeki dönemde kapsamlı mevzuat değişiklikleri yapılacaktır. Bu sayede, sürdürülebilirlik AB piyasasına arz edilecek tüm ürünler için bir norm haline getirilmesi amaçlanmaktadır. Gümrük Birliği kapsamına giren ürün mevzuatları açısından ülkemizin ihraç mallarının serbest dolaşım haklarının elde edilmesi veya korunması bu mevzuatlara uymamızı gerektirmektedir.
Ülkemizde Ticaret Bakanlığı, AYM ve dünyadaki diğer gelişmelerin takibi ve atılması gerekli adımların belirlenmesine ilişkin olarak yapılacak çalışmalarda öncü bir rol üstlenmiştir. AYM’nin açıklanmasının ardından, AB’ye ihracatımızın üzerindeki olası etkilerinin ele alınması ve atılması gerekli adımların tayini maksadıyla Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda 4 Şubat 2020 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın katılımıyla Bakan Yardımcısı düzeyinde bir çalışma grubu ihdas edilmiştir. Çalışma Grubu, Eylem Planı hedeflerinin gerçekleşmesini ve eylemlerin güncel gelişmelere uyumunu sağlamak üzere Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda faaliyetlerini sürdürmektedir
Çalışma Grubunun çalışmaları neticesinde ülkemizin AYM’ye adaptasyonunu sağlayacak bir yol haritası tayin edilmiş ve ilgili Kurum ve Bakanlıkların katkılarıyla Yeşil Mutabakat Eylem Planı oluşturulmuştur. Bunları müteakiben Çalışma Grubu ve Yeşil Mutabakat Eylem Planına ilişkin 16 Temmuz 2021 tarihli Resmi Gazete’de 2021/15 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi yayımlanmıştır.
2021/15 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile Çalışma Grubuna yardımcı olmak amacıyla ihtisas çalışma grupları oluşturulabileceğini düzenlenmektedir. Bu bağlamda, AB Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması, Ulusal Karbon Fiyatlandırma, Ulusal Döngüsel Ekonomi Eylem Planı, Çelik, Alüminyum, Çimento, Tekstil ve Konfeksiyon, İnşaat Sektörleri, Yeşil Finansman, AB Projelerinin Finansmanı, Temiz Enerji, Sürdürülebilir Tarım, Sürdürülebilir Akıllı Hareketlilik, Teknolojik Dönüşüm/Gelişim, Sürdürülebilir Tüketim ve Üretim Eylem Planı, Sürdürülebilir Nihai Tüketim, Sıfır Kirlilik Eylemi, Adil Geçiş Politikaları ve Eğitim-Öğretimde Yeşil Dönüşüm ve Sürdürülebilir Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuat Uyumu olmak üzere 20 adet İhtisas Çalışma Grubu oluşturulmuştur.
Bu çalışma gruplarından AB Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması, Sürdürülebilir Nihai Tüketim, Tekstil ve Konfeksiyon Sektörü, İnşaat Sektörü ve Sürdürülebilir Ürünlere İlişkin

Teknik Mevzuat Uyumu İhtisas Çalışma Gruplarının koordinatörlüğü yine Ticaret Bakanlığı tarafından üstlenilmiştir. Diğer Çalışma Gruplarının koordinatörlüğü ilgili kurumlar tarafından yürütülmekte olup; bu kurumlarca yapılan çalışmalar Çalışma Grubunun sekretaryası görevi kapsamında Ticaret Bakanlığına raporlanmaktadır.
Yeşil Mutabakat Eylem Planında, AB’nin politika öncelikleri doğrultusunda,
(1) sınırda karbon düzenlemeleri,
(2) yeşil ve döngüsel bir ekonomi,
(3) yeşil finansman,
(4) temiz, ekonomik ve güvenli enerji arzı,
(5) sürdürülebilir tarım,
(6) sürdürülebilir akıllı ulaşım,
(7) iklim değişikliği ile mücadele,
(8) diplomasi,
(9) Bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetleri başlıkları altında belirlenen hedeflere ulaşılması amacıyla hayata geçirilecek 81 eyleme yer verilmektedir.
AYM kapsamında, ülkemiz mevzuatının ilgili AB mevzuatı ile uyumlaştırılması amacıyla, AB tarafında yürütülmekte olan mevzuat çalışmalarındaki gelişmeler yakından takip edilmektedir. Yeşil Mutabakat uyum sürecine ilişkin olarak özel sektör nezdinde farkındalık artıcı faaliyetler yürütülmektedir.
Pek çok alanda kapsamlı değişiklikler getiren yeşil dönüşüm süreci çok ciddi finansman ihtiyacı da yaratmaktadır. Yeşil Mutabakat Eylem Planı kapsamında, ülkemizdeki ilgili tüm kurumlarımız tarafından gerekli finansmanın sağlanmasına yönelik çalışmalara devam edilmektedir. Yeşil dönüşümde finansmanın öneminin bilincinde olarak, AB’nin, aday ülke ve Gümrük Birliği ortağı olan Türkiye’ye, finansman mekanizmalarına ve projelerine erişim sağlamasına yönelik girişimlerde de bulunulmaktadır.
Bu çerçevede, Hazine ve Maliye Bakanlığı koordinasyonunda, Dünya Bankası (IBRD ve IFC), EBRD, BM, Almanya (KfW) ve Fransa’nın (AFD, PROPARCO) Kalkınma Ortağı olarak katılımıyla 22 Ekim 2021 tarihinde imzalanmış 3,2 milyar ABD Doları İklim Finansmanına Yönelik Mutabakat Zaptı çerçevesinde enerji, sanayi, tarım, su yönetimi ve ormancılık, ulaştırma gibi alanlarda ülkemizin iklim değişikliği ile mücadele ve 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşılmasına katkı sunacak projelerin desteklenmesine yönelik finansman imkanları geliştirilmektedir.

Hâlihazırda AB Fonları olan IPA-III (2021-27) 14 milyar Avro ve Ufuk Avrupa (2021-27) 95,5 milyar kaynağa firmalarımız çevre, sürdürülebilirlik, Ar&Ge ve inovasyon alanlarındaki projeleri ile başvurabilmektedirler. Öte yandan, ilgili tüm Kurumlarımızca ülkemiz yeşil dönüşüm sürecinde IPA fonlarından azami oranda faydalanılması için projeler geliştirmekte, IPA fonlarının artırılması yönünde AB nezdinde girişimlerde bulunulmaktadır. Bunlara ilave olarak, AB Başkanlığı koordinasyonunda Yatırım AB, LIFE ve Dijital Avrupa Fonlarından ülkemizin de yararlanabilmesine yönelik girişimler devam etmektedir.
Avrupa Komisyonu, IPA III döneminde özellikle çevre, ulaştırma, rekabetçilik, enerji gibi altyapı yatırımları gerektiren sektörlerde hibe ve kredinin bir arada kullanılacağı harmanlama finansman yöntemini hayata geçirmek ve uluslararası finansal kuruluşlar vasıtasıyla kullandırılacak kredilere garanti sağlamak için Türkiye Yatırım Platformunu (TYP) da oluşturmuştur.
Ülkemiz, yeşil ve dijital dönüşümünü sağlamak üzere, finansman ihtiyaçlarını dikkate alan her türlü işbirliği teklifi olumlu değerlendirilmekte olup, yenilenebilir enerji, karbon teknolojileri ve döngüsel ekonomi gibi alanlarda ikili işbirlikleri oluşturulması yönünde çalışmalar yürütülmektedir.
Yeşil Mutabakat sonrası ülkemizde birçok kanun metninde değişiklik olmuş ve daha başka değişikliklerin de olması beklenmektedir. Öncelikle Elektrik Piyasası, Enerji Verimliliği, Vergi ve Organize Sanayi Bölgeleri Kanunları gibi kanunlarda değişiklikler kaydedilmiştir. Enerji Etiketlemesi, Binalar İle Yerleşmeler İçin Yeşil Sertifika, Sanayi Ve Teknoloji Bakanlığı Piyasa Gözetimi Ve Denetimi, Mekânsal Planlar Yapım ve Ticari Reklam Ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği gibi kanun metinleri de oluşturulmuştur.
Ortam ısıtıcılarının, katı yakıtlı ortam ısıtıcılarının, elektrik motorlarının ve değişken hız sürücülerinin, soğutma cihazlarının, elektronik ekranların, doğrudan satış işlevli soğutma cihazlarının, ev tipi çamaşır makineleri ile ev tipi kurutmalı çamaşır makinelerinin ve ev tipi bulaşık makinelerinin çevreye duyarlı tasarım gerekliliklerine dair tebliğler ile katı yakıtlı kazanlar ile katı yakıtlı kazan, ek ısıtıcılar, sıcaklık kontrol cihazları ve güneş enerjisi cihazları paketlerinin, ortam ısıtıcılarının, ışık kaynaklarının, soğutma cihazlarının, elektronik ekranların, doğrudan satış işlevli soğutma cihazlarının, ev tipi çamaşır makineleri ile ev tipi kurutmalı çamaşır makinelerinin, ev tipi bulaşık makinelerinin enerji etiketlemesine dair ve Kamuda Enerji Performans Sözleşmelerinin Uygulanmasına İlişkin Tebliğ gibi kanun metinleri hukukumuzda yer edinmiştir.
Salgın sonrası dönemin ekonomik yapılanmasına uygun, sürdürülebilir, güçlü ve kaliteli bir büyümeye erişimi amaçlayan ve 12 Mart 2021 tarihinde açıklanan “Ekonomi Reformları Paketi” de sanayide yeşil dönüşümün desteklenmesini tesis etmek için yeşil Organize Sanayi

Bölgelerinin (OSB) hayata geçirilmesi; ulusal döngüsel ekonomi eylem planı hazırlanması; yeşil üretim için gerekli teknolojilerin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla AR-GE çalışmalarının desteklenmesi; yeşil finansmanın gelişimini sağlayacak ekosistemin güçlendirilmesi; sürdürülebilir ve akıllı taşımacılık altyapısının geliştirilmesi de dâhil olmak üzere gerçekleştirilecek eylemlere yer vermektedir.
AYM ve onun etkileriyle yaşanacak değişimler uzun vadeli planlar gerektiren bir büyük dönüşüm sürecidir. Bu sürecin planlanması ve geliştirilmesi zaman alacaktır. Bu süre zarfında Avrupa Birliği ve siyasi, ekonomik ve ticari ilişkilerde bulundukları yerlerde kanuni dönüşüm süreçleri gözlemlenecektir. Her ne kadar çok kısa bir süre önce başlamış olsa da, sürecin hızlı gelişimi geleceğe dair umutları yeşertmektedir.